Ender ve Çetin. Barış Bıçakçı ve Ankara.Altını çize çize, doya doya, yavaş yavaş okudum. Bitsin istemedim.Türk edebiyatı sevip Bıçakçı okumamış onu tanınamış birine üzülmek gerek.Filmde kitabın atmosferini ve tadını pek alamadım ama yine de izlenesi bence (sedece bazı sahnelerde kitabın ruhunu hi...
Sıkı bir dostuk... Aslında hikaye onların hikayesi, Ender'in ve Çetin'in... Günün birinde hayatlarına bir genç kız girer. Şimdi düşünme, hatırlama ve kendini didikleme zamanıdır."Nihal'e başından beri olduğumuzdan farklı göründük. Böyle gerekmişti. Koruyucu, kollayıcı, soğukkanlı, ne yapması gere...
"Cemil bu konuşmalarında editöre edebiyat anlayışından, geçmişinden ve günlük hayatından söz ediyordu. Böyle zamanlarda cazip bir erkeğin, olgun bir yazarın ve muhalif bir entelektüelin hayaleti dolaşıyordu toplu konutlarda; sabahları büfeden gazetesini alıyor, yönetim binasına gidip aylık yakıt ...
arkadaşınızla bir yerde buluşacaksınız, gelmenizi bekliyor. işte geldiniz. hiçbir şey sipariş etmeden hemen konuya girdiniz, anlatmaya başladınız. arkadaşınızın elindeyse bir bardak soğuk bir şeyler var. o içebilir çünkü ağzını meşgul etmesi için kelimeleri kullanmayacak, bardak bunun için yeterl...
Kısa hikayeler maskesi altında kısa bir roman gibi sanki. Hayatın farklı kesitleri süresince aynı insanın iç dünyası gibi. Ankara’da büyümüşler için derin bir nostalji etkisi yaratıyor. Çocukluğun insan hayatındaki önemini ne güzel ifade etmiş. Hepimizin benzerlerini yaşadıklarını, çocuk aklımız...
"Kimi zaman öyle geliyor ki, hayatım boyunca katı hale geçemedim ben, durmadan masaların koltukların, sehpaların altına ve yetişkinlerin ayaklarının dibine çöken, bereket versin havadan ağır bir gaz olarak yaşadım bunca yılı. Yirmi altı yılı. Ve bu yirmi altı yıl boyunca tek bir şey istedim, tek ...